Dünyanın en iyi üniversitelerinde eğitim almak için ne yapmalı? Mezunları anlatıyor

Yurtdışında eğitim, size gerek akademik gerekse de iş dünyasında çok büyük kapılar açabilir. Cambridge, Oxford, MIT ve Harvard gibi üniversitelerde lisans ya da lisansüstü eğitim almak için ne yapılmalı? Hangi stratejiler izlenmeli? İşe nereden başlanmalı? Bu üniversitelerden mezun olan veya orada akademik çalışma yürüten akademisyenler anlatıyor.

ÜNİVERSİTELERİ GÖZÜNÜZDE BÜYÜTMEYİN
Dr. Selçuk Topal (Oxford Üniversitesi Fizik Bölümü): İlk tavsiyem hiçbir üniversiteyi gözünüzde büyütmeyin. “Bu beni kesinlikle kabul etmez” demeyin. Yolun başında önünüze engel koymayın. Yurtiçinde eğitim alırken iyi ve aktif bir öğrenci olmaya özen gösterin. Alanınızla alakalı bilimsel etkinlikleri kaçırmayın. Birçok bursun ön koşullarından biri, yüksek not ortalaması. Fırsatınız varsa Erasmus gibi programlarla yurtdışına çıkın. Bu çok iyi bir ön hazırlık. Akademik CV hazırlayın. Üniversiteler 7/24 masada robot gibi çalışan istemez. İyi takım arkadaşı, sosyal ve aktif biri olun. İletişim yeteneklerinizi geliştirin. Bilimin dili olan İngilizce’yi iyi öğrenin. Bilgisayarı iyi bilenler diğerlerine göre daha şanslı.

ALAN BAŞARISINA DA DİKKAT EDİN
Üniversitenin ne kadar iyi olduğundan ziyade ilgilendiğiniz alanda ne kadar iyi olduğuna dikkat edin. Örneğin Oxford, Times Higher Education’ın bu yılki dünya üniversite sıralamalarında birinci ancak klinik ve sağlık alanlarında dünyada ilk sıradayken, sosyal bilimlerde ikinci, mühendislik ve teknolojide üçüncü. Destek olanaklarını da araştırın. Bazı üniversiteler, öğrencinin katılması gereken toplantılara gidebilmesine olanak sağlamak için özel bütçe ayırır. Toplantılar ilerideki akademik kariyeriniz için önemli. Kendinizi ve yaptığınız çalışmaları tabiri caizse ‘akademik olarak pazarladığınız’ yerlerdir bilimsel toplantılar.

Yaşam standartı da etkili. Örneğin Japonya çok pahalı. İngiltere’nin kuzeyi güneye göre daha uygun. Oxford’da bir doktora öğrencisinin sorunsuz yaşaması için aylık en az 1200 Pound gerekli. Dünyanın iyi üniversiteleri öğrencisinin maddi durumunun yeterli olup olmadığını önemser. Zorlanana destek verir. Çünkü iyi üniversite maddi kaygıdan uzak araştırma yapılmasını garantiye almaya özen gösterir.

Şehrin sosyal yaşamını da göz önünde bulundurun. Sosyal yönden çok zayıf bir yerde eğitim görmek bunaltıcı olacak ve bu veriminizi düşürecek. Her üniversitenin belli kriterleri olur. Başvuruda ilk aşamayı geçmeniz için bunlara sahip olmalısınız. Uluslararası öğrencilerde kabul için aranan şartlardan biri, dildeki yeterlilik. Ders notlarınız da iyi olmalı. Yine de bu tek başına yetmez. O nedenle adaylar sözlü mülakata çağrılır. Günümüzde bu, videolu görüşme platformları kullanılarak da yapılabiliyor.

HEDEFİNİZ NEYSE ONA GÖRE STRATEJİ BELİRLEYİN
Doç. Dr. Yılmaz Uygun (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü-Endüstriyel Performans Merkezi): Bu deneyimi herkese tavsiye ederim. Eğitimin yanı sıra kişisel gelişim için çok önemli bir fırsat. Yurtdışına çıkmak isteyenlerin bir kariyer stratejisi olmalı. Örneğin, üniversiteden sonra iş hayatına atılmak isteyenler, çalışmak istedikleri sanayi, teknoloji ve departmanla ilgili özel bir yüksek lisans programına başvurabilir. Akademide kalmak isteyenler için de en yaygın yol lisans eğitiminden sonra lisansüstü için ABD veya Avrupa’nın yolunu tutmak. Her halükarda, İngilizce çok ileri düzeyde olmalı. Eğer Almanya-Fransa’ya gideceksiniz, en azından temel düzeyde dil bilginiz olmalı. Dengeli bir başvuru stratejisi izlenmeli. Üniversiteleri performanslara göre iyi, orta ve daha altı olarak ayırarak başvurursanız, şansınız artar.

ÜNIVERSİTENİN OLDUĞU BÖLGEYİ DE İNCELEYİN
Mesleki kariyere odaklanıyorsanız, yani bitirince bir şirkette çalışacaksanız, istediğiniz sanayi ve teknolojiyle ilgili bölüm tercih ederken öne çıkan üniversitelerin bölgesel sanayi yapısı çok önemli. Bu sayede staj gibi imkânlarla uygulamalı eğitim alma şansınız artar. Zaman kaybetmeden tecrübe edinirsiniz.

Akademide kalmak isteyenler için, ABD’nin yeri başka. Burada dünya çapında araştırma yapılıyor. Fakat son yıllarda Avrupa da arayı kapatmak için ciddi hamleler yapıyor ve bazı alanlarda ABD’deki kurumlarla baş başa gidiyor. Prestijli bir üniversitede eğitim almak isteyenler, not ortalaması TOEFL gibi gerekli kriterleri mutlaka karşılamalı. Kabulde yaptığınız faaliyetler de önemli. Bu bir kulüp, etkinlik ya da sivil toplum projesi olabilir. Akademide kalmak için, alanlarındaki en başarılı araştırma ağırlıklı üniversiteleri gözlerine kestirmeleri faydalı olur. Ancak bunlara girmek hayli zor.

Doktora yapmak isteyenler içinse bazı stratejiler şanslarını artırabilir. Örneğin, prestijli bir üniversiteye doktora ve sonrası çalışmalar için girmek isteyenler, erkenden o kurumlardaki araştırma gruplarıyla irtibata geçmeli. Bölümlerin yaz kursları veya araştırma gruplarında staj fırsatları da kaçırılmamalı. Önemli olan, girmek istedikleri üniversite ve araştırma gruplarına kendilerini tanıtmaları. Bu gruplara her gün dünyanın her yerinden onlarca başvuru yapılıyor. Hem rekabet çok ciddi, hem de ret cevabı almak daha olası.

BİR YIL ÖNCESİNDEN BAŞVURU İÇİN HAZIRLANIN
Saadet Yüksel (Harvard Mezunlar Derneği Türkiye Başkan Yardımcısı): Üniversitelerin kabul şartlarını, başvurmadan en az bir yıl önce araştırıp öğrenerek başvuru paketi hazırlamaları öğrencilerin hedefine yaklaşmasını kolaylaştıracak. Ben asıl istediğim Harvard Hukuk Fakültesi başta olmak üzere okulların ders programlarını, öğretim üyelerinin çalışmalarını ve hatta seçebileceğim dersleri ayrıntılı incelemiştim. Bu, başvuru dosyamda okulu neden istediğimi iyi anlatabilmeme ve komiteye “Farkında olarak başvuruyorum” izlenimi vermeme yardım etti.

MEZUN İLİŞKİSİ ÖNEMLİ
Öğrencilik yaşamına uygun üniversiteleri seçmeleri iyi deneyim sağlar. Bölüm de dikkate alınarak, bilinirliği olan, sonraki akademik ve mesleki yaşamlarına katkıda bulunabilecek, Türkiye’de veya başka bir ülkede çalışırken okulla ve mezunlarıyla ilişkilerini devam ettirebilecekleri üniversiteleri tercih etmeleri de önemli. Dünya sıralamasındaki iyi okullar mezunlarıyla ilişkisini sürdürebiliyor ve daha önemlisi mezunlar arasındaki yardımlaşmayı, işbirliğini destekliyor. Öğrencilerin oralarda okumuş kişilerden fikiralmaları ve kendilerini sınırlamamaları önemli olsa da bu tercihin, okuyacakları bölümlere, daha önemlisi kişisel özellik ve beklentilerine göre oluşturulması gerektiği unutulmamalı. Aynı düzeydeki okullara başvurulmalı. Özellikle ABD’deki iyi okullara kabulde, öğrencinin spor, sosyal veya sanatsal faaliyetleri de göz önünde bulunduruluyor.

Her öğrencinin sadece bir hayali değil, bir de hikâyesi var. Başvuru anına kadarki akademik ve okul dışı faaliyetler de dosyada aktarılmalı. Kişisel özellikler ve faaliyetlerle ilgili gerçekten uzak, abartılı bilgiler verilmemeli. Başvurularda her ülkeninen iyi ve başarılı öğrencileriyle yarışılıyor. Bu nedenle, sadece başarılarınızı veya ilgili alanlarınızı sıralamayın. İstek ve hayalleriniz için şu ana kadar yaptıklarınıza, sonraki hedeflerinize dair bir resim de çizin.

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.